ilaç sektörü sayfasına dön7. Pharma Power Conference yapıldı
EDWORKS tarafından Sheraton İstanbul Maslak Otel’de düzenlenen konferans, Konferans Başkanı Coşkun Çoroğlu’nun açılış konuşması ile başladı. Abdi İbrahim İlaç Yönetim Kurulu Başkanı Nezih Barut, ilaç sanayii için 2012’nin çok zor bir yıl olduğunu ancak hükümetin ilacı bir sektör olarak ayırmasından dolayı ileriye yönelik ümitli olduğunu söyledi.
Ardından GlaxoSmithKline Türkiye Genel Müdürü Dr. Emin Fadıllıoğlu, 2020 yılında ilaç dünyasının nasıl olacağı yönündeki vizyonu paylaştı. Sektördeki global durum Sektördeki global durum, Türkiye’deki gelişmeler ve 2013 yılı öngörülerinin paylaşıldığı oturum Prof. Dr. Erdal Akalın Oturum Başkanlığı ile gerçekleşti. 2012 yılında sektörde yaşanan önemli gelişmeler, sektörün dünyadaki durumu ve 2013 yılında sektörü neler beklediği ile ilgili öngörüler ve tavsiyeler paylaşıldı: Ortalama yaşam süresinin uzaması, dünyada yaşlı nüfusun artması ve sosyoekonomik değişimler sonucunda sağlık hizmetleri günümüzün en önemli konuları arasında yer almaktadır. Ortalama yaşam süresinin uzaması ile ilerleyen yaşlarda karşılaşılacak sağlık sorunları ve kronik hastalıklara maruz kalma olasılığı da artmaktadır. Türkiye’de ilaç sektörü, bugüne kadar “maliyet yaratan” bir sektör olarak algılanmış ve bu algıyla yönetilmiştir. Sektörün Türkiye’deki en büyük problemlerinden birisi “itibar” konusundaki bu yanlış algıdır. İlaç sektörü insan sağlığına sağladığı katkı nedeniyle “değer yaratan sektör” özelliğine vurgu yapmalıdır. Firmaların geliştirdiği ve sunduğu yenilikçi ilaçlar hastalıkların önlenmesinde, tedavi masraflarının azalmasında önemli bir katkı sağlamaktadır. ilaç sektörü, insan ömrünün uzamasında ve hayat standardının artmasında oynadığı rol itibariyle, küresel ölçekte kritik öneme sahip stratejik bir sektördür. Ar-Ge ve klinik araştırmalar
Merck Serono Ortadoğu, Afrika, Türkiye, Orta Asya, Rusya ve Kafkaslar Bölge Başkanı Elçin Ergün, Türkiye’nin çok güçlü bir ilaç sanayiine sahip olduğunu söyledi. Orta Doğu’da başta Suudi Arabistan olmak üzere regülasyonların çok katı olduğunu belirten Ergün, ihracat düşünen firmaların kendilerini yeni düzenlemelere göre ayarlamaları gerektiğinin altını çizdi. Afrika’da regülasyonların biraz daha az olduğunu, bu pazarlara girmenin biraz daha kolay olabileceğini belirten Ergün, Afrika’nın önümüzdeki 10 yıl içinde çok büyük önem kazanacağı bilgisini verdi.
Tüm dünyada sağlık harcamalarının artması ile ilaç harcamaları kontrol altına alınmaya çalışılıyor. Özellikle kronik hastalıkların artması ile ilaç kullanım süreleri uzuyor, buna bağlı olarak geri ödeme kurumlarının bütçe hassasiyeti artıyor. Önümüzdeki dönemde fiyatlandırma yaklaşımının değişmesi ve farmakoekonomik değerlendirmenin öneminin artması bekleniyor. Değişen ve artan sağlık ihtiyaçlarına paralel olarak ilaç sektörü yenilikçi ilaç ve tedavi yöntemleri geliştirme çalışmalarını sürdürüyor. Bu nedenle ilaç firmalarının Ar-Ge harcamaları da sürekli olarak artıyor. Artan nüfusun sağlık ihtiyacını karşılamak için ilaç firmalarının Ar-Ge yatırımlarını sürdürmeleri ancak verimlilik baskısından dolayı Ar-Ge çalışma modellerinin değişmesi bekleniyor. Türk ilaç sektörünün Ar-Ge ve klinik araştırmalar konusunda arzu edilen noktadan uzak olduğunu belirten Ergün, “Nasıl yapacağımız konusunda net olmamız gerekiyor” şeklinde konuştu. Ergün, iskontolar nedeniyle en yeni ürünlerin Türk pazarına girmesi konusunda sıkıntılar yaşandığını sözlerine ekledi. Sektör büyümeye devam edecek Türk ilaç sektörü bugün dünyanın 16. büyük ve Avrupa’nın 7. büyük ilaç sektörü konumundadır. Türkiye, istikrarlı ekonomisi ile dünya ilaç sektöründeki yerini koruyup geliştirerek, ilaç şirketlerinin yatırımlarını çekebilir. Ayrıca hızlı büyüyen diğer ekonomiler de ihracatımız için önemli bir potansiyel oluşturmaktadır. Bilim İlaç Genel Müdürü Dr. Erhan Baş, Türkiye’de her sene 1.2 milyon bebek doğduğunu belirterek, “Bu Türkiye’deki ilaç sektörünün büyüyeceğinin en büyük göstergesidir” dedi. Sosyal güvenlik şemsiyesinin %95’i kapsadığı, yaşamın uzadığı, doktora ve ilaca erişimin kolay olduğu ve devletin ihracata yönelik çalışmaları destekleme isteğinin bulunduğu bir ortamda Türk ilaç sektörünün büyümeye devam edeceğini kaydetti. Dr. Erhan Baş sözlerini şöyle sürdürdü: “Tanıtım kısıtları, e-reçete paydaşlarla iş yapış şekillerimizi çok değiştirecek. Karlılıklarımız düşüyor. Karlılığın düşmesinden korkmamak gerekiyor. İyi iş yapış yöntemleri ile çalışmaya devam edeceğiz. Diğer sektörlerle kıyaslandığı zaman, özellikle insan kaynaklarında giderler çok yüksek. Ayrıca çok yüksek rekabet var. Karlılık önem kazanıyor, yeni organizasyonlar, yeni iş modelleri oluşturuyoruz, bunları da bozmayalım. Ar-Ge konusunda yetişmiş eleman ve yeni pazarlar bulmak zor. Sağlıklı büyümenin peşinden koşuyoruz. Daha az ile daha fazlasını yapmak zorundayız. Çok daha yalın bir yapı gerekiyor. Devlet cari açığını azaltmak üzere farklı uygulamalar getirmeye hazırlanıyor. Sektör özellikle Ankara’da kendisini anlatamıyor, anlatabilmesi gerek. Ortak bir dilimiz yok, oluşan tabloyu biz hazırlıyoruz. ” İlaç sektörünün dünyada ve Türkiye’deki en büyük problemlerinden birinin de “itibar” konusunda olduğunu belirten Baş, bu algıyı “üzücü” olarak nitelendirerek, “İEİS, AİFD gibi derneklerin itibar konusunda yatırım yapması gerekiyor” diye konuştu. İlacın global ekonomi ve ülke ekonomisinden çok etkilendiğini belirten Baş, “Devlet cari açığı kontrol altına almaya çalışıyor. Euro nedeniyle 1-1,5 yıl sonra Avrupa’da çok büyük bir kriz bekleniyor. Bu kiriz referans ülkelerdeki fiyatları düşürecek, sistem kendisini yenileyecek. Belki de molekül bazında ilacın yazıldığı günler gelecek. Bütün bunlara rağmen ilaç sektörü büyümeye devam edecek ama şekil değiştirecek. Ayakta kalanlar Ar-Ge’si kuvvetli olan firmalar olacak” dedi. Sağlık sektöründe ve özellikle ilaç sektöründe şu anda “Eski kültüre bağlı olma durumu” bulunduğunu belirten Prof. Dr. Erdal Akalın, “Kültür, ‘burada işler böyle yürür’ şeklinde olmamalı. Kültür değişimini mutlaka yapmamız gerekiyor” diye konuştu. Değerlerle çalışmak ve yönetmek Prof. Dr. Acar Baltaş, “İlaç sektöründe değerlerle çalışmak ve yönetmek” başlıklı sunumunda; dinamikleri sürekli değişen ilaç ve sağlık dünyasında değişime ayak uydurmanın önemli ipuçlarını paylaştı. Baltaş, “İnsanların değerlerini davranışlarından anlıyorsak, şirketlerin değerlerini iş yapış şekillerinden anlıyoruz. Şirketlerin değerleri de iş yapma biçimlerinde, karar süreçlerindedir, değerler kararlarımız için pusula olur” dedi. |